
PeyamaKurd - Yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı aşı geliştirme çalışmaları birçok ülkede sürüyor. Aşı henüz bulunmamışken, İngiltere'de Pazar günü yayımlanan Observer gazetesi, başarılı olduğu tespit edilen aşının dünya genelinde nasıl 'adil bir şekilde' paylaştırılacağını sorgulayan bir yazı kaleme aldı..
Michael Savage'in kaleme aldığı "'Aşı milliyetçiliği'nin yeni ilaç için çatışmayı tetikleyebileceği kaygıları var" başlıklı haberde, uzmanların aşı dağıtımının ülkeler arası adil yapılmayacağına yönelik endişeleri ele alınıyor.
BBC Türkçe'nin aktardığına göre Observer Gazetesinin haberinde bu kaygılara yönelik şunlar yer alıyor:
- "Koronavirüs krizinden çıkışın az sayıdaki gerçek çözümlerinden birinin aşı olduğu görülüyor ve 'aşı milliyetçiliğinin' artacağına dair de kaygılar giderek artıyor.
- "Bir aşının geliştirilmesi, test edilmesi ve kitlesel üretime geçilmesi adımları olağanüstü zor bir süreç ama bunların dağıtımıyla ilgili siyasi ve etik kararlar ise başka bir zorluk yaratıyor.
- "İngiltere dahil hükümetler, sıranın önünde kimin olacağıyla ilgili sorgulanıyor. Aşı nasıl paylaşılacak? Kim karar verecek? Tedarikler en yüksek teklifi verene göre mi dağıtılacak? Zengin ülkeler şimdiden başarılı olması muhtemel aşıları satın almaya başladı mı? Hükümetlerin, kendi ülkelerinde üretilen aşılara el koymalarına engel olunabilecek mi?"
"Yorumlar aşı milliyetçiliği durumunu destekliyor"
Koronavirüs krizinde uluslararası işbirliğinin sağlanmasının önemine vurgu yapılan haberde Welcome Trust'ın aşı birimi başkanı Charlie Weller'in de şu sözlerine yer veriliyor: "Herkesin erişimine açık olacak milyarlarca dozdan bahsediyoruz. Bunun nasıl yapılacağına ilişkin bir yol haritamız yok. Bu tartışmaların çoğunun çözümleri aranıyor."
Observer'a konuşan İngiltere Sağlık Bakanlığı'nın bağışıklık birimi eski başkanı David Salisbury ise şu yorumda bulunuyor: "Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO), Donald Trump'a, istediği aşılardan yalnızca onda birini alabileceğini söylediğini düşünebiliyor musunuz? Tabi ki, kimin Amerika'nın ihtiyacı olan miktarlarda aşı üretebileceğine bakacak ve hiçbir aşının ülkenin dışına gönderilmesine izin vermeyecek. Bu yaşanacak."
Observer gazetesi ise ülkelerin nasıl bir pozisyonda olabileceklerine yönelik şu yorumu yapıyor:
"Bazı devletlerin tedariki sağlamak için 'önceden satın alma anlaşmaları' yapmaya çalışmaları, muhtemel aşı üreticilerine, ürünlerinin başarılı olma ihtimaline karşı ödeme yapmaları kaçınılmaz. Bu tip anlaşmalar araştırma fonlarına yarıyor. Ama bu fonların, ortaya çıkan ürünlerin adil dağıtımına nasıl bir etki yarattığını denetleme sistemi ise yok. Maalesef aşı için sıraya girmek de kaçınılmaz. Milyonlar yerine milyarlarca doz üretim yapmak da başka bir zorluk yaratıyor."
Bazı uzmanlar da aşının adil dağılımına ilişkin uluslararası anlaşmaların önemine dikkat çekiyor. Britanya Eczacılık Endüstrisi Derneği Başkanı Richard Torbett, "Hükümet, dağılımla ilgili prensipleri şimdi konuşmalı. Kavgasını edeceğimiz şeyin ortaya çıkmasını beklemeyelim" çağrısında bulunuyor.
Torbett ayrıca, kimin neyi ne kadar elde edeceğine ilişkin kararın da üreticilere bırakılmayacağını söylüyor ve "Onlar, 'biz küresel erişimi maksimize etmek istiyoruz' noktasından işe başlayacaklar" sözlerini dile getiriyor.