image

PeyamaKurd - Türk basınının sorularını yanıtlayan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Davutoğlu’nun gündeminde; ittifak, HDP ve Demirtaş’ta yer aldı. 

Davutoğlu, “İttifakların kalıcı olduğu kanaatinde değilim. Her partiyle görüşürüz. İttifaklar seçim yaklaşınca işlevsel olur" sözlerini kullandı.

HDP'ye yönelikte açıklamalarda bulunan Davutoğlu şu sözleri dile getirdi: 

"O işlevsellik içinde de kim nerde yer alacak bundan o kadar emin olmayın. HDP meselesine gelirsek, halkın oyunu  almış  herkesle görüşürüm. O görüşme o halka, oy verenlere saygının bir gereğidir. Türkiye’nin normalleşmesi gerektiği gibi, HDP’nin de normalleşmesi gerek. Normalleşme çift yönlüdür. Bir; diğer taraflar HDP’yi siyasi parti olarak görmeli. İkincisi HDP kendisinin siyasi parti olduğunu ispatlamalı. Ve kendisiyle terör arasına net çizgi koymalı, ben bir siyasi partiyim bana herhangi bir yerden talimat gelmez ben gereğini yaparım demeli. Bunu diyen HDP ile neden görüşülmesin. Hatta şunu da söyleyeyim, genel merkez biraz yerleştikten sonra bütün partilerden randevu taleplerim olacak. AK Parti’den başlayarak, herkesle konuşacağız."

“Tutuklu yargılanmaya esastan karşı çıktım”

''Selahattin Demirtaş ve başka hususlarda benim tutumum da partinin tutumu da açık olarak programa yansımıştır. Nedir bu aşikar olan şey önce onu belirtelim” diyen Davutoğlu sözlerini şöyle devam ettirdi: 

“Daha tamamlanmamış hukuki süreçler söz konusuysa hukuka müdahale konusunda hiçbir açıklama yapmadım. İkincisi tutuklu yargılanmaya esastan karşı çıktım. Bunun muhatabı kim olursa olsun Başbakanlığım döneminde de tutuklu yargılanmalar geri dönülemez insan hakkı ihlallerine yol açıyor diye açıklamalar yaptım. Tutuklu yargılama hangi durumlarda olur;  kaçma riski varsa, delilleri tahrif etme riski varsa, çok istisnai hallerde uygulanır. İlkeleri koyarsak, Demirtaş veya başkası hangi vatandaş içine giriyorsa onun için de geçerlidir. Dolayısıyla kim olursa olsun hukuka intikal eden bir konuda kesin hüküm ifade eden cümleler kurmam. 

Kim olursa olsun bu tutuklu yargılanmaya müsamaha göstermem, tutuklamayı kabul etmem. Kim olursa olsun, kimsenin siyasi görüşleri dolayısıyla muhasara altına alınmasını kabul etmem. Şimdi Demirtaş’ın meselesine baktığım zamanda da nihai hükmün verilmediği bir süreç var. Ve tutuksuz yargılanma tutuklu yargılanma konusunda da benim dediğim gibi benimsemediğim bir uygulamaya muhatap olmuştur. AİHM kararı da var.”