image

PeyamaKurd - Kayyumların atandığı ilk 3 büyükşehir belediyesine yönelik kitlesel eylemler yapıldı, birçok tepki ortaya kondu, kamuoyu oluşturuldu fakat seçilmiş belediye başkanları, atanmış belediye başkanlarına boyun eğdirilmek zorunda bırakıldı. Ergani Belediye Başkanı Ahmet Kaya Netew TV’de Zeynep Cağer’in sorularını yanıtladı. Kaya, “Eğer talimatlar bu mahkeme işlemeyecekse bu mahkeme sonuçlarının ne olduğu aşikardır. Silahlı örgüt üyeliğine yönelik bir delil gösterin, silahı övdüğüme dair bir tek delil gösterin ben sizin vereceğiniz en üst cezaya razıyım” diyor. 

Kayyumlar atandığında kitlesel direniş oldu mu, herhangi bir tepki ile karşılaştılar mı? 

Kayyumların atandığı ilk 3 büyükşehir belediyesine yönelik kitlesel eylemler yapıldı, demokratik tepkiler ortaya konuldu, basın açıklamaları yapıldı. Bizler Diyarbakır’da 40 gün boyunca eylem yaptık. Daha sonra yasaklar geldi, hiçbir şekilde eylem yapılmayacağına dair valilik kararnameleri yayınlandı. İster istemez sokaktaki kitleler bu sefer yerini daha çok basın üzerinden, millet meclislerinde dile getirilmeye başlandı. 

Sizin görevinin halka hizmet mi, devlete isyan mı, yoksa biz halk partisiyiz diyerek hangi misyonu benimsiyorsunuz? 

350 gün Ergani’de belediye başkanlığı yaptım. 350 gün boyunca hiçbir gün geçmedi ki üzerinde hizmet konuşmayalım. Her gün Ergani ile yattım, Ergani ile kalktım. Bütün enerjimi hizmete atadım. Bunun dışında gündemimde hiçbir şey yoktu. Kayyumlar atandığında, kayyumlara tepkiyi koyma adına o anlamda konuştuğum siyasi konuşmaların dışında başka bir konuşma yapmadım. Halklar beraber olduğumuzda halkın hangi sorunu olduğunu tespit etmeye çalıştık ve bunlar üzerinde yoğunlaşmaya çalıştık. Bu ülkede birileri ustaca bir algı operasyonu yapıyor. 

Bize yönelik açılan bütün iddianamelerde savcılıkların hazırladıkları dosyalarda kes kopyala yapıştır vardı. Silahlı terör örgütü üyeliği, terörün propagandası, halkı kin ve nefrete teşviktir. 

Hizmetlerle ilgili, yolsuzluk ve hırsızlıklarla ilgili tek bir cümle bulamazsınız. Mahkemede hâkime şunu söyleyeceğim. Eğer talimatlar bu mahkeme işlemeyecekse bu mahkeme sonuçlarının ne olduğu aşikardır. Silahlı örgüt üyeliğine yönelik bir delil gösterin, silahı övdüğüme dair bir tek delil gösterin ben sizin vereceğiniz en üst cezaya razıyım. 

Kayyumlar konusunu biraz daha açar mısınız, Kayyumlar nasıl geldi? Sabah bir kalkıyorsunuz kayyumlar atanmış, o süreçte neler oldu? 

Kayyumlar süreci 31 Mart 2019 seçimlerinde başlayan bir süreç değildir. Bu seçimlerden çok daha önce HDP’nin elindeki 102 belediyeden sanırım 96 belediyeye kayyum atanmıştı. Bu süreç 2014 yılı sonrası başlayan bir süreçti. Kayyumlar iki nedenden dolayı atanıyor. Birincisi Kürt halkının doğrudan iradesine yönelik tahammülsüzlüktür. Kürdün kendi kendini yönetmesini izin vermeyen bir zihniyetin ve Kürdün kendi iradesini yansıtırken, kendi kendini idare etme liyakatinin olmadığını gösteren bir planın ürünüdür.

Hala Kürtler bu sistem tarafından kendini idare etmekten yoksun, bir başkasının idaresi ve güdümünde ancak iaşesini ve hayatını idare edebilir bir halktır bakışına sahiptir. Kayyumların atanmasının esas nedeni Kürtler açısında bu böyle olarak bilinsin ve zihinlere kazınsın. 

İkinci bir neden ise kayyum zihniyeti, alternatifsiz bir hayat tarzının demokratik ve daha sosyal bir alanda ala bildiğine geniş bir çerçevede halka sunmanın bir engeldir. Bizler HDP’li belediye başkanları olarak bizler 24 saat boyunca halk beraberdik. Batıdaki belediyeler tatilde ve denizde iken, HDP’li belediye başkanları halkın içinler. 

Mevcut hükümet Türkiye’deki rejimin, Kemalist sisteminin neresindedir sizce? 

Bugün ki hükümet, kodlarıyla İslamcı ve muhafazakâr olarak bilinen bir gelenekten geliyor. Muhafazakâr kavramına bakarak bu hükümet statükocudur. Bu hükümet Kemalist rejimin statükoculardan en statükocularından biri haline geldi. Bu hükümet Kemalist düzenin 100 yıllık geçmişi içerisinde en çok statükoyu koruyan, en çok değişime karşı çıkan, en çok değişimden korkan ve bugün ki baskılarını Cumhuriyet tarihi boyunca dayatan bir hükümet olarak görüyoruz.  

Kayyum süreci devam ederken, yeni seçimlerde neler yapacaksınız, neler olmalı, iç bileşenlere mi yoksa dış bileşenlere mi dönmeli? 

Kayyumların emanet edildiği belediyelerin mali durumları evlere şenlik. Önceki dönemlerde Mardin, Van ve Diyarbakır’ın durumları kamuoyuna açıklandı. Bugün ki hükümetin DNA’sı yazılım sistemi özgürlükleri yok etmeye yöneliktir. Bu hükümetin diğer hükümetlerden farklı var. 100 yıllık bir devlet, 100 yıldır hala beka sorunu yaşıyorsa kimse kusura bakmasın o devlet dönüp kendine bakmalı. 

Kalbi ve mantığı ile HDP milli ve muhafazakâr Kürt milletine adres gösterebilir mi? 

HDP, bugün ben bir Türkiye partisiyim diyor. İçerisinde Kürtlerin yoğun olarak yaptığı, Kürt halkının daha çok oy verdiği bir Türkiye partisidir.